ben ağlarken

26 Nisan 2009 Pazar

isimsiz yaşamlar

ayna karşısında uzunca bir süre kendini izledi. yansımasına acıyarak bakıyordu.
"beş yıl öneki ben ne de güçlü ve yenilmezdi. ya şimdi?"
elini morarmış sol gözünde gezdirdi ve ardından yatak odasına doğru yöneldi. yatakta uyumakta olan adamı sanki birazdan öldüreceği kurbanıymış gibi izliyordu. gece bu lanet adamın üzerinde tepinmesine izin vermişti. midesi bulandı o an. kusmak geliyordu içinden. eli tekrardan mor gözünü okşadı ve büyük bir tiksinti ile dürttü adamı
"kalk! kahvaltı hazır"
evdeki sessizlik öyle büyüktü ki birbirlerinin yemek yerken çıkarttığı seslerden rahatsız oluyorlardı.

her gün olduğu gibi sükuneti bir anlıkta olsa çarpılan kapı bozmuştu. kadının beyninde bu ses büyüdü.. büyüdü.. büyüdü ve bir anda sıçrattı yerinden.
"bugün farklı bir gün olacak"

ufak bir valiz hazırlayıp masanın üzerine küçük bir de not bıraktı " "

son bir defa daha geriye bakıp yavaşça kapattı kapıyı.

güneş en tepede sıcaklığıyla kavurmaya başlıyor ve bir kez daha hissettiriyodu varlığını canlılara.haftalardan sonra ilk kez dışarı çıkıyor ve bir bankta oturarak denizin kokusuna duyduğu özlemi gideriyordu.

yanındaki adam sigara uzattığı an farketmişti yalnız olmadığını. ardından büyük sükunet içinde verilen intihar nefesleri duyuluyordu.

" sonunda başardın demek"
"bana güç verdin"
"ama ben olmayandım"
"evet hala bir bedene sığamadın"
"belki de sen sığdıramadın"
..............

"hadi birer kahve içelim"
"olur içelim"

kadın birer kahve söyledi.

"yine bana masal anlat"
"pekala
bir zamanlar........"
adam kadına masal anlatmaya koyuldu. kadın kendini çocuk gibi hissediyor ve mest olmuşçasına dinliyordu.

hikaye bu kadından yavaşça uzaklaşıyor ve kendine yeni bir baş kahraman arıyordu. o sırada garson kız kendi kendine konuşup gülen ve fazladan bir kahve söyleyip karşısında soğumaya bırakan bu kadını hayretler içinde izliyordu.

Hiç yorum yok: